Çocuklar Ölmesin

0
266
Çocuklar Ölmesin

Ölen…

Yalnızca bir beden midir?
Topraktan türeyen, yaş alamadan tekrar toprağa karışan…
Çürüyen, insanlıktan yem rolüne bürünen…
Böyle acımasızca yok olan, yokluğuyla kan donduran kimdir?
Yaratılanların hangi türüdür?
Varlığın en güzel kanıtı olan masum bir çocuk mudur yoksa?
Tohum halindeki bir gelecek midir?
Yahut sıcacık bir tebessüm…
Kalplere dokunan sihirli bir göz bebeği midir?
YAZIK Kİ EVET!
Gördüğünden memnun olmayan,
bin bir yaş dolu göz “EVET” diye haykırırken;
ruhum hiddetle reddediyor…
Yürek, masumiyetin yeryüzünden silinmesini kaldıramıyor…
Akıl almıyor, inanç yitiyor…
Sevgi; ansızın yok oluyor…
Evren; günden güne hissizleşiyor…
Ve insanlık…
Ruhlarını arındırmaktan yoksun;
O çok büyük insanlık!
Nereye gidiyor?
PAYLAŞ
Önceki İçerikSıfır Bir’in Kollektivizmi Çukur’un Erk’ini Gömecektir
Sonraki İçerikBoris Mikhailov Yesterday’s Sandwich Sergisi
Seval Dağlı
22 yaşındayım, İstanbul’da ikamet ediyorum ve Üsküdar Üniversitesi radyoloji bölümü mezunuyum. Yazarlık adına henüz somut bir başarı yakalayamadığımı üzülerek söylemek istiyorum. Sebebi ise yaşam şartları içinde kalbimin sesini alçaltmak zorunda kalışım ve yalnızca mantığımın işlevselliğini koruyabilmiş olmamdır. Kitap okumak hayatımın vazgeçilmez bir parçası, yazmak ise bambaşka bir haz… Bu hazzı tattığım günden beridir kendime ayırdığım vakitleri yalnızca yazı yazarak değerlendiriyorum. Geleceğim adına almış olduğum radikal kararlarımın arasında ikinci üniversiteyi okuyarak var olduğuna inandığım yeteneklerimi dışa vurmak ve ‘yazarlık’ mesleğini icra etmek en başta yer alıyor. İçinde bulunduğum zaman diliminde zamanımı farklı yazılar ortaya koyarak, bahsettiğim üzere üniversiteye hazırlanarak geçiriyorum.