Yaprak Ağaçtan Sıkılmıştı

0
183
Yaprak Ağaçtan Sıkılmıştı
Yaprak Ağaçtan Sıkılmıştı
Beni bırakma rüzgar!
Beni yanına al n’olur?
Diye başladı söze yaprakları yaşlı ağacın
Rüzgar biraz terslercesine suratına baktı yeşilin
Ensesini döndü sonra hayır dercesine
Dur beni de ayak bağı olmam dedi bi kaçı yaprağın
Merhametine yenik düşen rüzgar iki güçlü nefes aldı
Yaprakların çoğunu serdi yere
Canı yanan bi kaç yaprak teşekkür etti
Artık özgürüm artık dolaşabileceğim dedi
Rüzgar ” Yalnız artık ölüsün, seni gövdenden kopardım”  dedi
Yaprak umursamaz bi hal takınıp
” Yerinde yaşar gibi görünmekten iyi midir bu? ” dedi
Rüzgar ses etmedi paltosunu sıkıca bağladı
Yapraklar yavaş yavaş oradan uzaklaştı
İçlerinde kahverengi teni olanlar yarı yolda cansız bedenlerini bırakıverdi
Olsun belki ömürlerinin sonlarına doğru ne güzel koşabilmişlerdi rüzgarın ardından
Bu bile onlara yeterdi yeşillerin fikrince
Yeşil olanlar için hayat yeni başlıyordu nasılsa..
Kim bilir kaç matem dökeceklerdi koca yaşlı bi ağaçtan habersiz
Meyveleri olmayacaktı hani
Belki çok yararsız olacaklardı yanından geçenlere
Hiç kimsenin ruhunda bi tat bırakmayacaklardı
Hiç kimsenin ciğerlerine işlenen havada bi molekül tanesi dahi olmayacaklardı
Ama kendileri olacaklardı kimseden habersiz…
Yağmurların kucağına düşmüşlerdi artık
O çamurlu ellerini yıkayan yağmurun kucağı ne serindi öyle
Artık parmaklarına değip akan bi yağmur değildi o
Belki şimdi sevgili bi yağmur
Şevkati sonsuz huzurlar içinde yatıran
Ya toprak?
Toprak bi dünyaya yetecek umut gemisini kırıntılar halinde bölüştürmüş
Öyle bi bölüştürmüş ki, eşit mutluluk diyoruz biz buna
Gökyüzünü de bölüşmüş müdür?  diye aklından geçiren yeşiller var aralarında
” Aa evet! Hiç şimdiye dek biz yıldızlara çıkmadık! ‘  diye sesini yükselten yaprak beliriverdi gülümseyerek
” Çıkamayız onlar çok uzaktalar! Hem hiç onlar yeryüzüne inmişler mi?  dedi bi arkadaşı
Haklısın der gibi başını salladı yeşilli
Ardından düşünüp,
Uzaktalar diye hepsi toprağa sürünerek yeryüzüne sabitlenmiş gibi duraksadılar
Bi nehrin kenarına geldiklerini anlayan en öndeki yeşilli
” Buraya bakın ne harika bişey! Sanki gökyüzünün aynası gibi bakın! ”  dedi
Sesi işitenlerinin ayaklarınınn hızı azar azar düştü
Yağmur birikmiş sandılar
Bi kaçı gerçekten gökyüzünün yansıması olduğunu düşünüyordu
Evet bi kaçı hâlâ gökyüzüne çıkma derdindeydi
Gökyüzü onlar için bi kaçış bi serüvendi
Fakat rüzgar daha fazlasını yapamazdı
Onları başka bi gezegene koyup uçan bişeyler de yapamazdı
Özgürlük, bazen sadece kapısına kadar gelip zile basıp kaçmaktan ibaretti
Bazen sadece teşekkür etmek doğaya var olduğun için
Bazen asi gelip sadece kendini koruyup kollayabilmek
Ve meyvesiz geçiyor çoğu özgürlüğün
Yararsız olabilirsin başkalarına bu ihtimal var
Ama zararsızsın çoğunda kendine
Nasılsa çoğu zaman zile basıp kaçıp gideceksin…



PAYLAŞ
Önceki İçerikBir Şizofrenin Günlüğü
Sonraki İçerikYARATIK / Öykü
Ödün Aslı Kocaman
Merhabalar. Ben Ödün KOCAMAN Fakat bana arada da olsun Ödün Aslı Kocaman demeniz çok hoşuma gideceğini düşünüyorum Ben 1991 doğumlu bi yengeç burcu adayıyım. Ve burçlarla biraz haşır neşir olduğumdan söylemem gerekir ki çok değişkenim. Aynı zamanda melankolik bu havalar pek iyi olmasa da arada bi işe yaradığını düşünüyorum. Neden mi? O anın etkisinde en azından bişeyler yazabiliyorum ve şarkı mırıldanıyorum. Evet ben yazıyorum onları da. Çocukken hiç unutmam hatta ilk bestem 7 yaşında annem temizlik yaparken fortmentonun üstüne çıkıp bağıra bağıra şarkı söylememle başladı. He ilk etapta saçma mıydı evet :) Söylediğim tek şey şu : Pencereyi açtım balkonuma baktım Baktım arabalar geçiyor pencereyi kapattım :)) Hatta arkadan da ağzımda müziğini de mırıldanıyorum ama nasıl hâlâ hatırlarım Arabaları sayardık ablamla balkondan Kesin o sıralar bilinçaltıma yerleşmiştir İkinci bestem daha 9 mu 10 mu ne yaşlarda yazmıştım. Bir ay ışığı var uzakta... Şuan sözlerin çoğunu hatırlamam Fakat hatırladıklarım da nasıl bi ruh hali ile yazdığımı düşünürüm. Güzel şiir yazmaya çalışırdım ta o zamanlar Ama itiraf etmek gerekirse, Küçükken de leyla hallerim vardı. O yüzden yazdım saçmaladım gerektiğinde ve en çok ta ders çalışırken beni yoklayan bi kaç ilhama rastlardım yeni bi besteye Evet işte bi gün ne işe yarayacağını düşünmeden hep yazdım Ve sevmek için sevdim çoğunda da Çünkü yazmak için ya sevmek gerekirdi benim için ya da tuhaf olmak. Açıkçası çok kitap okuduğumu söyleyemem Genelde de okuduklarımda ya kendimi fazlasıyla bulmuşumdur Ya da özet olarak verilen kitaplardır Çünkü biraz alışkanlık olduğunu düşünüyorum En son okuduğum ve gece gündüz aralıksız bitirdiğim kitap Sofie'nin Dünyası'ydı Önceden de David Copperfield. Sizlere bi önerim, eğer felsefeyi, düşünmeyi seviyorsanız "Sofie nin Dünyası" tamamen size göre. Şarkı sözü hep yapmışımdır. Şiir tadında şarkıların ne kadar söylenebilir bilmiyorum ama yazdım işte. Şimdiye dek yazıp ta sevmiş olduğum şiirlerin içinde en çok, "Karanlığın Ortasındayım " gelmektedir Şarkılarımdan en çok ta " Bir Kaç Yıl Önceye " Bunları daha içten yazdığımı düşünüyorum Hım bu arada sadece kendi eserlerim dışında idol olarak görmüş olduğum şarkıcı Teoman 'dır Dikkatlice dinleyin tüm şarkılarında betimlemeler süslüdür ve bi hikaye gözünüzün önüne gelir dinledikçe Can Atilla mesela diğer değerli sanatçımız Can Atilla'nın Hamamda İlk Gözyaşları şarkısının eşliğinde yazarım çoğu yazımı. Bazen sözsüz müzik ' Ne düşünürsen düşün? " der ve bize gökyüzünde bi özgürlük tanır Melodiler süsler hayalimizi Şiir olarak baktığımda Necip Fazıl, Atilla İlhan gelir aklıma Şarkı dinlemeyi daha çok severim Her duygunun bi rengi var çünkü ister istemez üstüne giyinirsin Bu arada siz benim Edebiyat ya da Konservatuvar bitirmiş olduğumu düşünüyor olabilirsiniz. Ani ve cahilce net bi karar ile sevdiğim bir ders olan Matematik in peşine düştüm ben Matematik bitirdim Bülent Ecevit Üniversitesi'nde Yani mutsuz muyum şuan bu konuda hayır! Sadece derste öğrencilerimi bu sessiz şairane tabiatımla uyutabileceğimi düşünüyorum o kadar E bu da beni biraz üzüyor ama olsun Sonuçta karalamayı kesmedik ya :) Herkes karaladıkları kadar hayalini canlandırır kağıtta Mesela çocukken en basiti çizdiğimiz resimde bile Güneş vardı ve biz yaz kış duman çizerdik Çünkü bazen hayalin de yazı kışı ya da imkansızı yok! Teşekkürler Sanat duvarı ekibi ve siz değerli okuyucularım Sağlıcakla kalın..