Zor Zamanlarda Sanatla Nefes Almak

0
136
Zor Zamanlarda Sanatla Nefes Almak

Zor günlerden geçiyoruz. Dünyanın her yerinde olduğu gibi Ülkemizde de sebebini belki de tam kavrayamadığımız günlerden geçiyoruz.

Bombalar patlıyor, insanlar ölüyor, korkuyoruz, sinirlerimiz gergin, sanki her an kötü bir haber duyacak gibiyiz kimi zaman, saldırganlaşıyor belki de tuhaf davranışlar sergiliyoruz, kendimiz bile kendimizi anlamıyor, bu biz miyiz diyoruz? Aşırı sıcakları da unutmamalı tabi. O da bambaşka bir sorun. Zira sıcaklar da dengemizi ciddi anlamda bozuyor.

Peki, şimdi ne yapmalı? Nasıl kafayı yemeden, kendi yaşamımıza sarılmalı? Nasıl içimizdeki kırılmaları, dağılmaları en aza indirgemeli?

Hayata tutunmanın, yola devam etmenin bir formülü var mı cidden? Kanaatimce var. Hem de yüzlerce yıl öncesinden gelen. Sanat.

Eski çağlarda özellikle ruh sağlığı sorunu yaşayanların müzikle tedavi edildiği biliniyor. Aspendos ise bunun en iyi örneği.

Benim tam da noktada bana da iyi gelen birkaç eserden söz etmem lazım.

Senden Önce Ben isimli film: Açıkçası kitabını okumamıştım. Bestseller listeleri ile hiç işim olmadı, hele de bu kirli bilgi çağında. Ama tam da bu nedenle yaşadığımız bu şartlar altında gittim ve bu filmi izledim. Bana çok iyi geldi. Her şeyi dozajında tutulmuş bir film bu. Hepimizin hayatından geçmiştir ya böyle birileri, sonu böyle olsun, olmasına ve sizi bir biçimiyle değiştirmiştir ya bu tam da öyle aslında. Bana kendi yaşadığım değişimi anımsattı. Yeniden düşünmemi sağladı ve elbette gülümsememi.

Gerçek Hesap Bu: Nejat İşler’e bayılmayan bizim yaş grubumuzda kadın sanırım çok azdır. Bir kitap çıkarmış, kitap o kadar gerçek ki, bir solukta okunuyor ve evet bu da çok iyi geliyor.

The Lobster: Gösterimden kalkmasına rağmen, Digitürk’de gösterime girdi. Kesinlikle izlerken filmden başka bir şey düşünemeyeceksiniz ve bu sizi rahatlatacak. Sıra dışı bir film.

Tarkan ve Sertap Erener Albümleri: Kafa dağıtmak için ideal albümler.

Benim öneri listem aslında uzar gider ama ilk anda önerebileceklerim bunlar. Ya sizin tavsiyeleriniz. Hadi siz de onları yazın.

PAYLAŞ
Önceki İçerikMutluluğa Bakarken
Sonraki İçerikViktor E. Frankl: İnsanın Anlam Arayışı
Rana Arıbaş
48 yaşında, Elektronik ve İletişim Mühendisidir. Kendi adına danışmanlık yapıyor. Bunun yanında çocuk hakları aktivisti ve Uçan Süpürge Yerel Kadın Muhabirler ağında yer alıyor. Gönüllü muhabirlik yapıyor. Farklı bloglarda blog ve seo makaleleri yazıyor. Ödül alan bir öyküye sahiptir.