2013 yapımı Begin Again (Yeniden Başlamak) filmin senarist ve yönetmeni John Carney. Başrollerde Keira Knightley ve Mark Ruffalo var. Adam Levine ise filme kısa kısa dahil oluyor ve müziğini duyuyoruz.

Bu film ilk kez geçen sene seyretmiştim ve bittiğinde hoş bir etki bırakmıştı bende. Aslında seyretmekten zevk aldığım film türlerini pek kolay tanımlayamıyorum. Ama bir his var. Eğer filmden sonra o his oluşuyorsa ve zaman geçtikçe filmden sahneler veya replikler aklıma gelip beni gülümsetiyorsa o filmi sevmişim demektir. Evet kelimelere dökünce çok anlamlı olmadı ama sanırım en kolay böyle anlatabilirim bu durumu.

Begin Again (Yeniden Başlamak) film afişi.
Begin Again (Yeniden Başlamak) film afişi.

Filmin konusuna dair birkaç şey söylemek gerekirse; kendi halinde, iddiasız bir müzisyenin kendi zevki için yazdığı şarkıları dış dünyaya açma macerası anlatılıyor. New York’un farklı mekanlarında, açık havada çalarak bir albüm kaydediyorlar ve şehrin sesleri de şarkılara eşlik ediyor. Keira Knightley’in şarkı söylediğine ilk kez bu filmde şahit oldum ve benim hoşuma gitti açıkçası. Adam Levine de İngiltere’den gelen ve rock yıldızı olma yolundaki bir müzisyeni canlandırıyor. Film boyunca eski yeni birçok şarkı dinleyecek ve müziğe doyacaksınız.

Film müzik etrafında şekillense de aynı zamanda güveni kırılan genç bir kadının yabancı bir ülkede ayakta durma ve hayatına devam etme çabasını anlatıyor. Ancak bu durum çok dramatik bir şekilde işlenmemiş. Begin Again kesinlikle duygusal bir film ama ana teması aşk değil. Filmi seyrettikten sonra daha iyi ve umutlu hissediyor insan. Sanki güzel bir şarkı keşfetmiş gibi sakin bir mutluluk duyuyor. Filmden çarpıcı, ilginç, vurucu gibi iddialı sıfatlar beklemeyin. Bu film sadenin de güzel olabildiğini her zaman çok süse gerek olmadığını gösteriyor.

Begin Again filmi sinematografi ile müziği buluşturmayı başaran en iyi örneklerden bir tanesidir.
Begin Again filmi sinematografi ile müziği buluşturmayı başaran en iyi örneklerden bir tanesidir.

Filmde Gretta ve Dan, Gretta’nın çalma listesini dinleyerek şehri turluyorlar. Benim en çok aklımda kalan ve sıklıkla gözümün önüne gelen sahne bu turun sonunda oturup yoldan geçen insanları, daha doğrusu hayatın akışını izledikleri sahne. Çalan şarkı As Time Goes By’dır. Dan, müziği neden sevdiğini söylüyor: “Müzik hayattaki en sıradan sahnelere bile birçok anlam yüklüyor.” Ben de filmi izledikten sonra hayat telaşesinin içinde kulağıma güzel bir müzik çalındığında bu repliği hatırlayıp etrafa dikkatlice bakıyorum, müziğin o anki akışı nasıl değiştirdiğini fark edip gülümsüyorum.

Filmi izlerseniz umarım bende uyandırdığı güzel duygular sizde de oluşur.

Güzel günler dileğiyle.